Meze adının, Farsça lezzet ve tat anlamına gelen "maza" kelimesinden geldiği rivayet edilmektedir.

Küçük porsiyonlar halinde servis edilen mezeler, kelimenin kökeninden de anlaşılacağı üzere, sofranın diğer üyeleriyle paylaşılması gereken cazip aperatiflerdir.

Bu meze paylaşım tarzı, arkadaşların ya da ailenin lezzetli yemeklerin ve samimi sohbetlerin tadını çıkarmak için bir araya geldiği toplumsal bir yemek deneyimi yaratır.

Bu samimi atmosfer sayesinde, yemek keyifli bir deneyime dönüşmektedir!

Çeşitli içecekler ile birlikte servis edilen çeşitli doku ve tatlara sahip mezeler, içecekleri ve sosyal ortamı tamamlar.

Uzun sohbetler ve meyhanelerdeki keyifli yemekler, iyi bir meze seçkisi olmadan asla tamamlanmış sayılmaz. 

Türk mutfağı kusursuz bir meze seçkisi sunarken, Türkiye'nin yemek kültüründeki yaratıcı çeşitliliği ve deneyimlemenin birçok yolundan biri de mezelerin tadına bakmaktır.

Yerel olarak yetiştirilen malzemelerin yanı sıra mezelerin çeşitliliği, farklı bölgelerin kültürel miras unsurlardan ve coğrafi komşularla olan etkileşimlerinden kaynaklanmaktadır.

Ege bölgesi daha hafif mezeler sunarken, Anadolu bölgesinde daha güçlü ve baharatlı tatlar bulunur.

Reçetesi nasıl olursa olsun, çoğu meze tarifinin temel özelliği, birkaç mevsimlik malzemeyle dakikalar içinde hazırlanabilmeleridir.

Özellikle baharatlar ve yeşillikler karışıma eklendiğinde beklenmedik tatlar ortaya çıktığı için birçok meze sadece iki ana malzemeyle hazırlanabilmektedir.

Bazen çiğ bazen de zeytinyağında hafifçe sotelenmiş pek çok sebze yoğurtla birleştirilerek macun haline getirilir.

Ya da diğer malzemelerle karıştırılarak Gavurdağı salatası ve dolma gibi çeşitli ilham verici mezeler oluşturulur.

İçleri pirinç, çeşitli otlar ve bazen de kıyma ile doldurulan sarma ve dolmalar, genellikle soğuk meze olarak veya ana yemek olarak servis edilirler.

Hem yaprak sarma hem de biber dolma Türk mutfağında geleneksel mezeler olarak kabul görmüştür.

Mezelerin büyük bir kısmında ana malzeme olarak yoğurt kullanılır. Bu kremamsı, sağlıklı mezeler süt ürünlerini sevenler için en güzel meze alternatiflerindendir.

Yoğurt, sarımsak, dereotu ve zeytinyağının zengin bir karışımı olan haydari, çeşitli yemeklere mükemmel bir şekilde eşlik eder. Eğer yoğurt severlerden biriyseniz haydarinin herhangi bir meze tabağına çok yakışacağından emin olabilirsiniz.

Yoğurdun keskin ve tuzlu tatları, aromatik otlar ve baharatlarla mükemmel bir şekilde dengelenerek, damak tadınızı kışkırtacak uyumlu bir karışım yaratır.

İnce kıyılmış, közlenmiş patlıcanlar yoğurtla ve bazı tariflerde tahinle karıştırılır ve ekstra lezzet için kıyılmış sarımsak ve zeytinyağı eklenir.

Baklagiller, özellikle de fasulye, Türk mutfağının temel malzemelerinden biridir. Çorbalar, güveçler ve etsiz yemekler gibi geleneksel yemeklerde sıklıkla kullanılırlar.

Günün en taze balıkları ve geleneksel Türk baharatlarının uyumlu bir karışımını içeren, ustalıkla hazırlanmış deniz ürünleri mezeleri, damağınızı şenlendirecek ve yemek deneyiminizi zirveye çıkartacak.

Lakerda, genellikle meze olarak servis edilir.

Lakerdanın tadı oldukça zengin ve tuzludur, limon suyunun asitliği ve dereotunun tazeliği ile dengelenmiştir.

Mevsimlik deniz ürünlerini, taze sebze ve süt ürünlerini bir araya getiren sonsuz çeşitlilikteki mezeleriyle, Türk mutfağına hayran olacaksınız.